ATATÜRK’TEN SONRA EN ÇOK TANINAN YUNANİSTAN’DA YAŞAMIŞ OSMANLI PAŞASI KAVALA MEHMET ALİ PAŞA VE KÜLLİYESİ

Külliye nedir?
İçinde cami,medrese,imaret,hamam,kütüphane,hastane,hamam gibi yapıların
bulunduğu çok amaçlı kullanımı olan ve vakıf gelirleriyle idare olan halka hizmet için
kurulmuş, yapıların bir araya getirilerek oluşturulmuş yapı topluluğudur.
Mehmet Ali Paşa kimdir?
Kavalalı Mehmet Ali Paşa 1769-1848 yıllarında yasamiştır.Kavala’da dünyaya
gelmiştir.
Napolyon'un Mısır'ı işgaline karşı Osmanlı tarafından Mısır'a gönderilen orduda
görev aldı ve kısa zamanda komutanlığa yükseldi. Vali Hüsrev Paşa'ya karşı
düzenlenen ayaklanmadan yararlanarak 1805'te Mısır valisi oldu. Mısır'ın kalkınması
için çeşitli ıslahatlar yaptı. Avrupa'dan getirttiği hocalarla kendine güçlü bir ordu
kurdu. Vehhabi ayaklanmasını bastırdı.
*Mora'da patlak veren isyanı bastırmakta güçlük çeken Osmanlı Devleti Mehmet Ali
Paşa'dan yardım istedi. Bu başarısına karşılık Mora ve Girit valilikleri söz verildi.
İsyan bastırıldı ama 1829'daki Edirne Antlaşması'yla Mora, Yunanistan'a verilince
Kavalalı Mehmet Ali Paşa bu sefer de Suriye valiliğini istedi. Ancak Mehmet Ali
Paşa'nın genişleme siyasetinden çekinen İstanbul Hükümeti Mehmet Ali Paşa'nın bu
isteğini reddetti.
[Eski dostum sayın Nurettin Toköz’ün ailesi Mora göçmenlerindendir.
Büyük dedesinin anılarından bir tanesini söyle anlatır:
Mora’da isyan çıktığı zaman isyanı bastırmak için o zamanlar Mısır valise olan
Kavalalı Mehmet Ali Paşa’dan Osmanlı devleti yardım ister,Mora’daki isyanı
bastırmak için Paşayı Mora’ya getirenlerin arasında Nurettin Beyin Büyük dedeside
vardır,işin ilginç tarafı Kavalalı Mehmet Ali Paşa’nın Mora’ Yardım etme sebebi o
sırada kardeşinin Mora’da tutsak olması ve onu kurtarmak istemesiymiş.]
Bunun üzerine Mehmet Ali Paşa Filistin'e yürüdü ve Akka Kalesi'ni ele geçirdi.
İstanbul Kavalalı'nın üstüne ordu gönderdiyse de Ağa Hüseyin Paşa komutasındaki
Osmanlı ordusu Kavalalı Mehmet Ali Paşa'nın oğlu İbrahim Paşa komutasındaki
Mısır kuvvetleri tarafından bozguna uğratıldı. Mısır Kuvvetleri Halep, Şam ve
Adana'yı ele geçirdiler. Konya'da Sadrazam Reşit Paşa'nın kuvvetlerini de yenip
Kütahya'ya kadar ilerlediler.
Bunun üzerine II. Mahmut İngiltere ve Fransa'dan yardım istedi. Ne var ki Fransa'nın
Mehmet Ali Paşa'yı desteklemesi, İngiltere'nin de Osmanlı'nın içişlerine karışmak
istememesi üzerine beklediği yardımı alamadı ve Rusya'dan yardım istemek zorunda
kaldı. Rusya ile Hünkar İskelesi Antlaşması yapıldı ve Rus donanması İstanbul'a
demirledi.
Boğazların Rusya'nın eline geçmesinden endişe eden İngiltere ve Fransa'nın araya
girmesiyle Kütahya Antlaşması (1833) imzalandı. Antlaşmaya göre Mısır, Suriye ve
Girit valilikleri Kavalalı Mehmet Ali Paşa'ya, Cidde ve Adana valilikleri de oğlu
İbrahim Paşa'ya verildi.
Antlaşmadan her iki tarafta hoşnut olmadı. II. Mahmut Mısır valisini ortadan
kaldırmak ve kaybettiği toprakları geri almak istiyordu. Osmanlı ordusu ile Mısır
ordusu Nizip'te karşılaştı. Osmanlı ordusu tekrar bozguna uğrayınca Rusya'nın soruna
el atmasından ve Kavalalı'nın güçlenmesinden çekinen Avrupa Devletleri konuyu
görüşmek için Londra'da konferans düzenledi.
Londra'da imzalanan antlaşmaya göre Suriye, Girit ve Adana Osmanlı Devletine geri
verildi, Mısır ise Kavalalı Mehmet Ali Paşa ve soyundan gelenlere bırakıldı. Kavalalı
Mehmet Ali Paşa baştan antlaşmayı kabul etmese bile üzerine gönderilen kuvvetlere
karşı başarılı olamayınca antlaşmayı kabul etmek zorunda kaldı. 1845'te İstanbul'a
gelip padişaha bağlılığını bildirdi. 1848'de Kahire'de öldü.
Hayatını bu kadar uzun tukma sebebim,Sayın Ayverdi kitabında bu eserlerin ayakta
kalma sebebini Kavalalı Mehmet Ali Paşa’nın Osmanlı’ya olan isyanı olduğunu ve
Yunanistan’ın Mısır’dan bazı beleklentileri olduğunu söylemektedir.Bu ne kadar
doğrudur bilinmez ama Yunanistan’da bir şehrin ortasında heykeli olan Osmanlı
Paşası olması onu ayrı bir yere koyuyor.
KÜLLİYESİ:
Kavala’da bulunan külliyesi geç dönem Osmanlı mimarisinin en iyi örneklerindendir.
Rıhtımın karşısındaki yamaçta uzanan muhteşem mimarisiyle göz kamaştıran bir
yapıdır.İsmail bıçakcı su bilgileri verir külliye hakkında:
Külliyenin sağ tarafında 6 odalı 25 metre derinliğinde bir köşk vardır,sonra 40 metre
derinliğinde bir Medrese-i Hayriye adı ile anılan üç tarafı revakla(revak:Osmanlı
mimarisinde bahçe içinde olan küçük kubbelerden oluşan etrafı açık yürüme alanı)
Çevrelenmiş kısımda bir köşede küphane,altı tane hüçre biçiminde yapı
Kütüphaneden camiye geçiş vardır.Arka tarafında bulunan medrese kısmında altta 12
oda, üstte 12 + 12 =24 oda vardır.En sol tarafında ise büyük bir imaret vardır.Bu
yapıdaki kitabeler hala yerlerinde durmaktadır.İmaretin kapısında çok güzel bir eski
türkçe yazı vardır,yazıda İMARET-İ HAYRİYE DAİRESİ yazar.
MÜHENDİSHANE-İ HAYRİYE isminde ilk ve orta derceli bir okul ve MEDRESE-İ
HAYRİYE isminde iki okul olduğu ve bu okulların zengin vakıf mallarıyla idare
edildiği Trakya ve Makedonya’dan gelen öğrencilerin yatılı olarak eğitim aldığı ve
bilinmektedir.Tasos adasından gelen gelir bu iki okula verilmiştir.
Kavalaşı Mehmet Ali Paşa Külliyesi bütün ihtişamıyla Kavala’da gelen ziyaretçilere
burdaki Osmanlı varlığını anlatmaktadır.
Yazmaya başladığım günden, bugüne kadar karşılaştığım ve konustuğum kişilerin
Yunanistan’daki Osmanlı hakkında bilgileri olamadığını ve tarihimizi bilmediğini
gözledim üzülerek….
Azınlık okullarında ‘Yunanistan’daki Osmanlı Eserleri’ ismi altında,bu eserlerimiz
yeni nesillere öğretilebilir.İlk okullar olmasada, bu dersin azınlık orta ve lise derceli
okullarında okutulması şarttır.
Tarihini öğrenmek herkezin en doğal hakkıdır……

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

BATI TRAKYA’DAKİ OSMANLI KÖPRÜLERİ

GÜMÜLCİNE BÜYÜK SİRKELİ KÖYÜ (ΦΙΛΛΥΡΑ)